Avustralya, 400 yolcuyu taşıyan bir Etihad uçağına yönelik IŞİD bağlantılı bir terör saldırısı planının son anda engellenmesiyle büyük bir faciadan döndü. Sidney merkezli iki kardeşin, uçağı bagajlarına gizledikleri bomba ile havaya uçurma girişimi, havaalanındaki kontroller sırasında başarısız oldu. Olay, ülke çapında büyük bir şok etkisi yaratırken, küresel terör tehditlerinin ulaştığı boyutu bir kez daha gözler önüne serdi.
Saldırı Planı: IŞİD’in Sinsi Taktikleri
Halid ve Mahmud Khayat kardeşler, Ocak-Temmuz 2017 arasında, uluslararası bir uçuşta bomba patlatarak yüzlerce insanı öldürmeyi hedefleyen bir saldırı planladı. Yeni Güney Galler Yüksek Mahkemesi, kardeşleri terör eylemi hazırlığı yapmak ve planlamak suçlarından mahkûm etti.
Planın Suriye’de IŞİD saflarında savaşan ağabeyleri Tarek Khayat tarafından yönetildiği tespit edildi. Tarek, Avustralya’daki kardeşlerine bombalı saldırıyı gerçekleştirmeleri için bir kıyma makinesi içine gizlenmiş bir patlayıcı cihaz gönderdi. Cihaz, uluslararası kargo şirketi aracılığıyla Sidney’e ulaştırıldı ve halka açık bir yolcu uçağında kullanılmak üzere hazırlandı.
Halid ve Mahmud, patlayıcıyı dördüncü kardeşleri Amer Khayat’ın haberi olmadan bagajına yerleştirdi. Amer, Etihad Havayolları’nın Sidney-Abu Dabi seferini yapacak uçağına binmek üzere havaalanına geldiğinde saldırı planı devreye sokulacaktı. 15 Temmuz 2017 yılında Sidney Havalimanı’ndaki bagaj kontrolü sırasında valizin ağırlığının fazla olduğu fark edilince bombalı valiz geri çağırıldı. Halid Khayat, bombanın tespit edilebileceğinden korkarak son anda saldırıyı iptal etti.
Eğer bomba uçağa yüklenmiş olsaydı, havada infilak ederek yüzlerce kişinin hayatına mal olabilirdi.
Cezalar ve Mahkeme Süreci
Sidney’de yapılan yargılama sonucunda:
- Halid Khayat, 40 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
- Mahmud Khayat, 36 yıl hapis cezası aldı (ilk 30 yılı şartlı tahliye olmadan tamamlayacak).
Kardeşlerin, IŞİD’in yönlendirmesiyle aylarca plan yaptığı ve saldırıyı titizlikle organize ettiği mahkemede kanıtlandı. Mahkeme, patlamanın olası sonuçlarını göz önünde bulundurarak faillerin ağır cezalar almasını uygun gördü.
Öte yandan, olayda hiçbir bağlantısı olmadığı anlaşılan Amer Khayat, tüm suçlamalardan aklanarak serbest bırakıldı. Ancak ailesi tarafından bir saldırıya alet edilmek istenmesini büyük bir ihanet olarak değerlendirdi.
“Onları affedemem. Kardeşlerim olduklarını unutmak istiyorum.” diyen Amer, ailesiyle arasına mesafe koyduğunu açıkladı.
IŞİD’in Yeni Tehditleri ve Küresel Güvenlik Endişeleri
IŞİD’e bağlı terör hücrelerinin küresel tehdit oluşturmaya devam ettiği uzmanlar tarafından sıkça dile getiriliyor. FBI’nın eski yöneticilerinden Andrew McCabe, saldırı girişimini “benzeri görülmemiş bir organizasyon” olarak değerlendirdi.
McCabe, “IŞİD, uzaktan yönetilen ajanlarına karmaşık bombalı saldırılar düzenleme yeteneği kazandırıyor. Bu, dünya çapında ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturmaya devam ettiklerini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
IŞİD’in küçük ve tespit edilmesi zor cihazlarla havaalanı güvenlik önlemlerini aşabilecek stratejiler geliştirdiği belirtilirken, bu tür saldırı girişimlerine karşı uluslararası istihbarat iş birliğinin daha da güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Tarek Khayat ise Irak’ta ölüm cezasına çarptırılmış olmasına rağmen, IŞİD’in yeni nesil teröristlere ilham vermeye devam edeceğini söyledi. “İslam Devleti ölmez, daha güçlü dönecek.” şeklindeki ifadeleri, örgütün halen küresel bir tehdit olduğunu gösteriyor.
Terörle Mücadelede Yeni Dönem
Sidney’de önlenen bu saldırı girişimi, terör örgütlerinin sivil havacılığı hedef alma konusundaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne serdi. Güvenlik güçlerinin zamana karşı verdiği mücadele, olası bir felaketi önledi. Ancak uzmanlar, IŞİD ve benzeri örgütlerin dünya genelinde yeni saldırılar planlamaya devam ettiğini belirtiyor.